Patronlar Dünyası
Geri

Azeri ve Ermeni gazeteciler 'Barış Dili'nde uzlaştı

Küresel Gazeteciler Konseyi’nin “Güney Kafkasya’da Barış ve Medyanın Rolü Çalıştayı”, Tiflis’te gerçekleştirildi. Azerbaycan ve Ermenistan’dan gelen gazetecilerin 35 yıldır süren gerilim ve savaş sonrası ilk kez aynı masada buluşturulduğu toplantıda barış dilinde uzlaşıldı.
ABONE OL
Abone Ol
Azeri ve Ermeni gazeteciler 'Barış Dili'nde uzlaştı
Haberler / Medya
30 Nisan 2023 Pazar 12:13
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Whatsapp'tan gönder
Whatsapp

Azerbaycan ve Ermenistan’dan gelen gazeteciler 35 yıldır süren gerilim ve savaşın ardından ilk kez Uluslararası basın meslek örgütü Küresel Gazeteciler Konseyi’nin (KGK) “Güney Kafkasya’da Barış ve Medyanın Rolü Çalıştayı”nda buluştu. 28-29 Nisan 2023 tarihlerinde Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te gerçekleştirilen çalıştayda, Güney Kafkasya’da kalıcı ve sürdürülebilir barış için gazetecilere tarihi önemde görev düştüğü ve öncelikle medyada “nefret dilinin” ortadan kaldırılması gerektiği görüşü tüm katılımcıların imzasıyla yayınlanmasına karar verilen ortak açıklama metninde yer aldı.

Gürcistan’ın başkenti Tiflis, Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK)’nin girişimiyle, “Güney Kafkasya’da Barış ve Medyanın Rolü Çalıştayı”na ev sahipliği yaptı. Çalıştayda, Azerbaycan ve Ermenistan’dan gelen gazeteci heyetleri ilk kez aynı masa etrafında buluşurken, Türkiye ve Gürcistan’dan meslektaşları da Güney Kafkasya açısından hayati önemdeki bu buluşmada gözlemci olarak yer aldı.

'BARIŞ DİLİNE İHTİYAÇ VAR'

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan KGK Genel Başkanı Mehmet Ali Dim, çalıştay önerisinin ilk olarak Azerbaycan’dan geldiğini belirterek, “Bu konuda 3-4 aylık bir çalışma yaptık. Bir hayli zor oldu ama başardık. Bizim bu gayretlerimize moral ve destek veren Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’na çok teşekkür ederim” dedi. Dim, 35 yılı aşan bir süre içinde bölgede yaşanılan acı olaylar, özellikle de 2020 yılındaki 2’nci Karabağ Savaşı sonrasında bölge halklarının kalıcı barış yönündeki kararlılığının arttığını belirterek, “Savaşlar, bir haberle başlar, bir haberle biter. Bugün burada bir savaşın ötesinde, uzun yıllara dayanan ve çok acı veren bir çatışmayı sonlandırmak adına biz gazeteciler ne yapabiliriz bunu konuşmak için buluştuk. Medyada barış diline acilen ihtiyaç var. Azerbaycan ve Ermenistan’dan gelen meslektaşlarımıza gösterdikleri bu yapıcı davranış nedeniyle özellikle teşekkür ediyorum ve bu çalıştayın sonunda dünyanın büyük gerginlikler yaşadığı bir dönemde bölgeye ve dünyaya umut yüklü bir mesaj vereceğimize inanıyorum” dedi. Türkiye’den en önemli gazeteciler Yavuz Donat ve Ardan Zentürk ile başarılı TV gazetecisi Benan Kepsutlu ve France24 muhabiri Ludovic de Foucaud’un da çalıştaya katıldığını belirten Dim, “Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan’dan da en önemli gazeteciler buradalar. Hepimizin ortak amacı Güney Kafkasya’da kalıcı barışın tesis edilmesine katkı sağlamak. Bir gazeteci isterse dünyayı değiştirebilir” dedi.


DONAT VE ZENTÜRK

Çalıştayın moderatörlüğünü üstlenen deneyimli diplomasi ve savaş gazetecisi Ardan Zentürk, “Burada toplanan gazetecilerin politik hedefleri olmadığı açık bir gerçektir. Bizler burada, aksine, politikacıları sorgulayan, onların barışı gündemden uzaklaştıran tutum ve görüşlerine karşı zorlu sorular üreten meslek insanları olarak toplandık. Bunun uzun bir yolculuk olduğunu, kökleşmiş düşüncelerin ancak sabırla değişebileceğine inanıyoruz” diyerek açtığı çalıştayda dört ülkeden toplam 20 gazeteci süre sınırı olmaksızın tek tek söz alarak görüşlerini açıkladılar. Türkçe, Rusça ve İngilizce simültane tercümeyle gerçekleşen çalıştayda ilk olarak konuşan duayen gazeteci yazar Yavuz Donat şunları söyledi:

“Bu masanın etrafındaki herkesin Mevlana’yı iyi tanıdığını tahmin ediyorum. Onun çok ünlü bir sözü, tam bu toplantı için söylenmiş görünüyor. Mevlana, ‘dün, dünde kaldı, dünle beraber düne dair ne kadar söz varsa gitti cancağızım, şimdi yeni bir şeyler söylemek lazım’ der. Bugün bu düşünceyle çalışmak durumundayız, dünün kötü anılarına takılıp kalmamız, yarınımızın da bir kez daha tehlikeye girmesine neden olacaktır. Oysa, bizlere düşen, geçmişin acı tecrübelerinden ders çıkartıp, yarını çocuklarımız için güzel kılmaktır.”

'TİFLİS’TE OLMASI GURUR VERİCİ'

KGK Tiflis Temsilcisi Avtandil Otinashvili de, bu önemli çalıştayın Gürcistan’ın başkentinde yapılmasından gurur duyduklarını belirterek, “Öneri bize geldiğinde büyük bir onurla kabul ettik, çünkü Güney Kafkasya’da Ermeni ve Azerbaycanlı dostlarımızın ilk kez bir araya gelmesi için Tiflis’ten daha uygun bir yer düşünülemezdi. Gürcü milleti olarak, iki komşumuzun aralarındaki sorunları çözmeleri, kalıcı barışa kavuşmaları için dün olduğu gibi bugün ve yarın da elimizden geleni yapmakta kararlıyız” dedi.

BARIŞ DİLİNDE UZLAŞMAYA VARILDI

Çalıştayda söz alan Ermeni ve Azerbaycanlı gazetecilerin “barış dili” ve kalıcı-sürdürülebilir barış için medyaya hayati önemde görev düştüğü görüşünde birleştikleri dikkat çekti.

Ermenistan heyeti adına konuşan Arminfo Haber Ajansı Genel Yönetmeni Emmanuil Mkrtchyan, savaşların kazananı olmadığını belirterek, “Güney Kafkasya’da halklar savaştan yana değil. Artık huzur içinde yaşama arzusu öne çıkıyor. Barış sadece halk isteyince olmuyor. Kamuoyu baskısı da çok önemli. Bu konuda biz de üstümüze düşen ne varsa yapmaya hazırız. Medyanın gücünü barış için kanalize etmek zorundayız” dedi.

Ülke heyeti adına konuşan Azerbaycan Basın Konseyi Başkan Vekili Yegane Hajiyeva ve KGK Azerbaycan Temsilcisi Elşad Eyvazlı da barışa her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirttiler. Hajiyeva, “Analar ağlamasın, çocuklar babasız kalmasın. Herkes üstüne düşeni yaparsa barışı tesis etmek asla zor değil. Burada Ermeni meslektaşlarımız ile aynı masada ilk kez buluştuk. Bu konuda Küresel Gazeteciler Konseyi’ne teşekkür ederiz. Bu tarihi bir adım ve devamının geleceğine inanıyoruz” dedi.

Gazeteciler, “melez savaşlar” çağında küresel güçlerin medya ve sosyal medya üzerinden gerçekleştirdikleri manevralara, barış için büyük tehdit oluşturan yalan habere karşı ortak mekanizmalar kurulmasında görüş birliğine vardılar.

Ayrıca, bölge uluslarının birbirlerinin kültürel yapılarını yakından tanımaları, barışın zeminini oluşturacak ortak ekonomik projeler ve yatırımlar konusunda destekleyici yayınlar yapılması da kararlaştırıldı.