Zorlu: Halkımız yerli sanayiyi kullanmazsa yabancı da kullanmaz
Zorlu, "Bugün 2 milyon otomobilin bir milyon 700 binini ihraç ediyoruz, 300 binini ise içeride tüketiyoruz. 700 bin de dışarıdan ithal ediyoruz. Bu mantıkla bir yere gitmemiz mümkün olamaz. Eğer kendi halkımız yerli ve milli sanayiyi kullanamazsa yabancı kullanmaz." dedi.
Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) ile Muğla Ticaret ve Sanayi Odası tarafından, "Milli Düşün Yerli Üret Sempozyumu” düzenlendi.
BMC Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak, MSKÜ 15 Temmuz Şehitler Salonu’nda düzenlenen sempozyumun "Yerli üretimden dünya pazarına koşanlar" oturumunda yaptığı konuşmada, Çukurova Holding'in yaklaşık 20 yıl önce düştüğü mali zorluklar nedeniyle BMC'nin kendini yenileyemediğini ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) çeşitli nedenlerle Çukurova Holding'e el koyması sonucu BMC'nin, Fon'un mülkiyetine geçtiğini hatırlattı.
TMSF'nin şirketi devraldığında BMC'nin yaklaşık bin 500 işçisinin, evinde oturduğunu ve sendikanın 10 günlük ücret karşılığı sağladığı iaşe ile geçindiğini ifade eden Sancak, BMC'yi bir savunma sanayi şirketine dönüştürmek amacıyla 3 katı daha fazla bir değerle aldığını, otomotivle ilgilenen çok sayıda "güzide" şirketin bu ihaleye itibar etmediğini, BMC'yi satın aldıktan sonra istedikleri stratejilere uygun hale gelmesi ve büyümesi için ortaklıklar yaptığını anlattı.
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamas Al Sani'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan sonra İslam ikliminin en dik duran liderlerinden biri olduğunu ifade eden Sancak, şöyle konuştu:
"BMC’yi almadan önce Doğu Avrupa ve Asya pazarında sağlık sektöründe pazarın en büyük aktörüydüm. 5 milyar dolar ciro ve 11 bin çalışanla 7 ülkede ilaç dağıtımı yapıyordum. Ben bu milli dava uğruna hepsini tasfiye ettim, sattım. Bunun yanı sıra yine özel hastanecilikte bir dünya markasına dönüşen Medical Park'ın kurucusu ve sahibiydim. Onu da sattım. Bir kısmını biz geniş bir aileyiz, kardeşlerime bıraktım. Onlarla da işlerimi ayırdım. Çünkü onlar kendilerince böyle bir maceraya hazır değildi. Ama bu bir ülke göreviydi. Bunu benim yapmam lazımdı ve çok şükür BMC'yi sırtlandım. Allah ve devletimiz yardım etti. Katar Emiri de Cumhurbaşkanımızın da isteği ve talebi doğrultusunda BMC'nin yüzde 49'unu aldı. Milli kalabilmek için yüzde 51'i kimseye veremezdim. Elimizi taşın altına koyduk. Çok şükür rahmetli güzel insan Sıtkı Koçman'ın mirası olan BMC, şu anda parlayan bir yıldız. Bugün 1 milyar dolar ciroyu geçeceğiz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde 5 milyar dolar ciroya çıkacağız ve 10 bin çalışana ulaşacağız. Dünya savunma sanayi şirketleri liginde de ilk 10'a gireceğiz."
BMC’yi yerli ve milli bir adam alınca dünya piyasasının ürktüğünü dile getiren Sancak, ihaleye girmeyen ulusal şirketlerin ihale fiyatının iki katını teklif ettiğini kaydetti.
Savunma sanayisinin ülkelerin en önemli varlığı olduğunu vurgulayan Sancak, şunları ifade etti:
"Savunma sanayisini inşa etmeyen bir ülke hiçbir sanayisini geliştiremez. Endüstrinin gözü bir ülkenin kendi savunma sanayisidir. Bütün diğer sanayiler bunun üzerinde inşa olur. Biz 15 yıl öncesine kadar büyük bir çaresizlikle emperyalistlerin elinde çırpınıp duruyorduk. “One minute” bir çağrı oldu ve ayağa kalktık. Bugün artık milli bir sanayi inşa etmenin iklimi var. Çölde buğday yetişmez. Dolayısıyla milli ve yerlilik olayı bizim gerçek sancağımız, bayrağımız. Bayrağımızı anlamlandıran şey budur. Eğer milli ve yerli olmaya çalışmıyorsanız o bayrağa saygı duymuyorsunuz veya duyduğumuz saygının hiçbir anlam ve ifadesi yoktur."
Gençlere sevmedikleri bir işi yapmamaları tavsiyesinde bulunan Sancak, mutsuz insanın yerli ve milli olamayacağını dile getirdi.
"Çıraklığını yapmadığınız işin patronluğuna kalkışmayın"
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu ise tekstil, elektronik, beyaz eşya, enerji, madencilik gibi birçok sektörde faaliyet gösterdiklerini, ürettikleri ürünlerinin yüzde 80'ini 155 ülkeye ihraç ettiklerini söyledi.
Bunun kolay olmadığını anlatan Zorlu, bu birikimin 65 yıl önce babasından devraldıkları iki dokuma tezgahından geldiğini aktardı.
Gençlere, "çıraklığını yapmadığınız işin patronluğuna kalkışmayın" tavsiyesinde bulunan Zorlu, yeni neslin, bilgiyi araştıran, üreten ve yerliye yönelen bir nesil olması temennisinde bulundu.
Her fırsatta yenilikler peşinde koştuğunu belirten Zorlu, "Bütün Zorlu gurubunun temellerine baktığınız vakit hep yeniliklerle doludur. Bugün sadece tekstildeki ciromuz yaklaşık 1 milyar dolardır. Aşağı yukarı 400 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Biz Çin'e ve Japonya'ya çarşaf ihraç ettik. Dünyanın en büyük polyester iplik fabrikasını Bursa’da kurduk. Bugün orada ürettiğimiz 500 ton ipliğin yarısını ihraç ediyoruz yarısını da iç pazara satıyoruz." dedi.
1994 yılında Vestel'i satın aldıklarında batak bir durumda olduğunu ve yılda 360 bin televizyon üretildiğini anlatan Zorlu, ilk yıl için bir milyon televizyon üretimi hedefi koyduğunu, Türkiye'nin 20 milyon televizyon ürettiğini bunun 11,5 milyonunu da Vestel'in ürettiğini ifade etti.
Türkiye'deki "babayiğitler"in yerli ve milli otomobili yapacağını ve bundan hiç kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini vurgulayan Zorlu, en önemlisinin buna herkesin, tüm Türk halkının sahip çıkması gerektiğini kaydetti.
Türkiye'nin bugün 2 milyon otomobil yaptığını anlatan Zorlu, şöyle konuştu:
"Bugün 2 milyon otomobilin bir milyon 700 binini ihraç ediyoruz, 300 bini ise içerde tüketiyoruz. 700 bin de dışardan ithal ediyoruz. Bu mantıkla bir yere gitmemiz mümkün olamaz. Yerli ve milli sanayiye sahip çıkmamız lazım. Eğer kendi halkımız yerli ve milli sanayiyi kullanamazsa yabancı kullanmaz. Bugün Çin, Japonya yüzde 99 kendi malını kullanıyor. Biz yüzde 20 ancak yerli kullanıyoruz. Bugün biz artık teknolojiyi satan bir durumdayız. Biz kendimize güvenmezsek başkaları nasıl güvensin. Biz milli duruşumuzla eğer ülkemizde üretmezsek, ülkemizin değerlerini ortaya koyup güçlenmezsek emperyalist güçlerin boyunduruğu altında kalmak mecburiyetindeyiz."
Sanayisiz bir Türkiye düşünemediğini belirten Zorlu, "Türkiye Avrupa'nın Uzak Doğusu olacak bundan kimsenin şüphesi olmasın. Gençler önce ülkesine ve işine sahip çıkacak. Eğer ülkeniz varsa işiniz var. Ülkemize sahip çıkacağız. Sonra da kurumumuza, işimize sahip çıkacağız." dedi.
Konuşmaların ardından Muğla Valisi Esengül Civelek ve MSKÜ Rektörü Prof. Dr Mansur Harmandar, Sancak ve Zorlu'ya hat sanatı işlemeli tablo hediye etti.
Programa, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Muğla Valisi Esengül Civelek, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Bülent Karakuş, MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar, iş adamları, öğretim üyeleri ve örenciler katıldı.
