İş dünyası rahatsız!

İş dünyası rahatsız!

Türkiye ile Almanya arasındaki krizde siyasetçilerden ard arda sert açıklamar gelirken, iş dünyası krizin iki tarafı da olumsuz etkileyeceği görüşünde

İş dünyası rahatsız!
16px
24px
24.07.2017 08:55
ABONE OLgoogle

Türkiye ile Almanya arasında iplerin gerilmesinin ardından her iki ülkenin de iş dünyası, taraflara sağduyu çağrısında bulundu. Alman Sanayi ve Ticarert Odası, "Gerginliklerin devam etmesini arzulamıyoruz" açıklaması yaparken, Ankara Tücaret Odası'ndan da "Geçici diplomatik gerilim ve krizler, ticaretimizde kalıcı yaralar açmasın" çağrısında bulunuldu.

Almanya'da yapılacak 24 Eylül 2017 Parlemento Seçimleri öncesi, özellikle koalisyonun küçük ortağı Almanya Sosyal Demokrat Partisi SPD, Ankara'yı hedef alan açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamaların ve alınması planlanan ekonomik tedbirlerin Almanya Başbakanı Angela Merkel'in bilgisi dahilinde yapıldığı SPD'liler tarafından dile getirildi. Almanya Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel'in Dışişleri Bakanlığı'nda açıklama yaptığı sıralarda ise, SPD'nin Başbakan adayı, Eski Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'un da bakanlıkta bulunması Alman basını tarafından, "Türkiye, seçimlerde önemli bir konu olarak gündemde kalmaya devam edecek" şeklinde yorumlandı.

Büyük ticaret hacmine sahip iki ülkenin iş dünyası temsilcileri ise, krizin kalıcı yaralara sebep olmaması için itidal çağrısında bulundu. Alman siyaset ve iş dünyasının Türkiye ile ilgili görüşlerini, Aydınlık toparladı:

'YATIRIMI TEŞVİK EDEMEYİZ'

Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel:

"Daimler ve BASF şirketlerine yönelik soruşturmaların dışında başka Alman şirketlerinin de mercek altına alındığını biliyoruz. Türkiye'ye yapılan yatırımları ve ihracatları güvence altına alan devlet garantili teminatları (Hermes-Bürgschaften) gözden geçiriyoruz. Keyfi mülksüzleştirmeler yapan, Almanların tutuklandığı koşullarda, anlaşmalara uyan bir Türkiye var mı karşımızda, emin olamıyoruz. Yatırım yapılmasını bu koşllarda teşvik edemeyiz."

'SİLAH SATIŞI DURDURULMALI'

Alman Meclisi Başkanvekili Claudia Roth:

"Güneydoğu'da süren askeri operasyonlar nedeniyle, Türkiye'ye yapılan her türlü silah satışı derhal durdurulmalıdır. Seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınması, bölgedeki Hristiyanları hedef alan uygulamalar, yıkıcı politikalar ve askeri operasyonlar nedeniyle, Berlin derhal silah satışlarını durdurmalıdır."

'ALMANYA OLUMSUZ ETKİLENİR'

Alman Sanayi ve Ticarert Odası Dış Ticaret Sözcüsü Volker Treier:

"Gerginliklerin devam etmesini arzulamıyoruz. Türkiye gibi, Almanya da olumsuz etkilenir. 2016'da 22 milyar euro olan Türkiye'ye ihracatımızda yüzde 10'luk bir azalma bekleyebiliriz" (Deutschlandfunk).

'NATO ÜYELİĞİ SORGULANMALI'

SPD Savunma Politikaları Sözcüsü Rainer Arnold:

"Türkiye'nin NATO üyeliği de muhtemelen gözden geçirilebilir. Güvenilir bir müttefik gibi hareket etmiyor, Türkiye. Bir noktadan itibaren NATO'nun da Türkiye'nin üyeliğinin devamını sorgulayabileceğini düşünüyorum" (RBB/Inforadio).

'FİRMALAR ZARAR GÖRÜR'

CDU Milletvekili ve ekonomist Michael Fuchs:

"Türkiye ile yaşanan gerginlikler nedeniyle, Türkiye ile bir şekilde iş yapan özellikle orta ve küçük ölçekli firmaların zarar görebileceğini düşünüyorum. Claudia Roth'un önerisi ancak önümüzdeki silah satışları için geçerli olur. Almanya olarak her zaman anlaşmalara sadık kaldık. Son yıllarda yapılan askeri anlaşmalarda sorun olmaz. Ancak önümüzdeki askeri anlaşmalarla ilgili olarak kararı yine Federal Güvenlik Kurulu (Almanya'nın Milli Güvenlik Kurulu) verecek. Orada neler konuşuluyor bilemiyoruz. Gizli olan görüşmelerde lehte ve aleyhte görüşler etraflıca konuşulacaktır" (Deutschlandfunk).

RAKİP OLARAK GÖRÜYORUZ'

Anayasa'yı Koruma Teşkilatı Başkanı Hans-Georg Maaßen:

"Ankara'nın Almanya'da artan istihbarat faaliyetleri rahatsızlık verici. Kaygılıyız. Özellikle 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası Türkiye'nin Almanya'da Türk toplumunu etkilemek amacıyla gerçekleştirdiği yoğun istihbarat faaliyetleri nedeniyle, Ankara'yı müttefik olmaktan çok rakip olarak değerlendiriyoruz. Hedeflerinde ise Gülen Cemaati mensuplarının yanı sıra, AKP karşıtlarının olduğunu biliyoruz."

TİCARET HACMİ YÜKSEK

Capital Dergisi'nin verdiği bilgiye göre, Berlin'in Türkiye'de yatırım yapan firmalar için sunduğu devlet teminatı 2016'da 2 milyar eurodan, 1,2 milyar euroya indi. Capital, 6 bin 800 Alman şirketinin faaliyet gösterdiği Türkiye'de Almanya kaynaklı yatırımlarda yüzde 67'lik bir düşüş olduğunu kaydetti. Almanya-Türkiye ticaret hacmi 2016 itibariyle 37 milyar dolar olurken, Türkiye Almanların en çok ihracat yaptığı ülkeler sıralamasında 15. olarak dikkat çekiyor. Alman firmaları Türkiye'ye 22 milyar euroluk mal satarken, Türk firmaları da Almanya'ya yaklaşık 15 milyar euro ihracat yapıyor. Alman haftalık die Zeit dergisi ise, Türkiye'de iş yapan 68 Alman firması hakkında çeşitli nedenlerden adli inceleme yapıldığını iddia etti. Cumhurbarbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, iddiaların doğru olmadığını vurgulayarak, Almanya'yı olgulardan hareket etmesi gerektiğini söyledi.

Öte yandan aralarında Eski Galatasaraylı futbolcu Lukas Podolski'nin de rol aldığı, Almanya'da Türkiye'yi tanıtan ve yatırım yapılmasını teşvik eden televizyon reklamları yayından kaldırıldı.

'TİCARİ KÖPRÜLERİ ATMAYALIM'

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Alman yetkililere, "Geçici diplomatik gerilim ve krizler, ticaretimizde kalıcı yaralar açmasın" çağrısında bulundu.

Baran, yaptığı yazılı açıklamada, Almanya ile Türkiye arasındaki siyasi gerilimin ticari ilişkilere yansımaması gerektiğini belirterek, “Almanya bizim en önemli ticari ortaklarımızdan biridir. İşadamları olarak büyük emeklerle kurduğumuz ticari köprüleri atmayalım" ifadelerini kullandı. Alman siyasetçilerin söylemlerinin, Türkiye'de iş yapan Alman firmalarında kaygıya yol açabileceği uyarısında bulunan Baran, şöyle devam etti:

"Alman yetkili makamları, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin hasar görmesine yol açacak söylemlerden uzak durmalıdır. Ekonomik ilişkilerin hasar görmesinden iki ülkenin işadamları da zarar görür. Geçici diplomatik gerilim ve krizler ticaretimizde kalıcı yaralar açmasın. FETÖ, PKK ve benzeri Türkiye karşıtı şer odaklarının Almanya'da yoğun faaliyet göstermesi bizleri rahatsız ediyor. Bunlar Alman kamuoyunda dezenformasyon faaliyetleriyle iki ülke arasındaki ilişkilere zarar veriyor."

Baran, Alman firmalarının Türkiye'yi ekonomik bir ortak olarak görmeye devam etmesi gerektiğinin altını çizerek, "Türkiye'deki bağımsız yargı, görevini yerine getirecektir, bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Hiç kimsenin durumdan vazife çıkarmaya hakkı yoktur, buna gerek de yoktur" değerlendirmesinde bulundu.

Erdem Güneş/Aydınlık

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde